Öğretim yılının ilk mantık dersine oldukça yaşlıcabir profesör gelecekmiş. Nihayet, ilk mantık dersi başlamış. Öğrencilerden biri söz hakkı isteyerek: Sayı
01. Ufak şeyleri dert etmeyin. 02. Kusursuz olamayacağınızı kabullenin. 03. Rahat ve ılımlı insanların çok başarılı olamayacakları düşüncesini bir yana bırakın. 04.
İkiz kulelere saldırı sonrasında , binadaki firmalardan birinde hayatta kalanlarla yapılan sabah toplantısında, o toplantıya katılanlar, 11 Eylül sabahı İŞE NİÇİN GE&Ccedi
İnsan babası ölünce büyüyor çünkü... Yalnız başına kalıyorsunuz o zaman artık. Çocukken her şeyi bilen, herkesten güçlü
İbrahim Edhem bir sarhoşun yanından geçerken, ağzının pis koktuğunu ve bulaşık olduğunu görmüş. Bunun üzerine su getirip ayyaşın ağzını yıkamı
Bir ilim talebesi vardır Nişâbur'da.
Gayet fakir, yetim ve kimsesiz.
Bu fakir çocuk, zengin bir tüccarla
yolculuğa çıkar bir gün.
Hayattaki duruşunuza dikkat edin
Çok havaya girmeden yaşayın
Sizi yaratan yaratıcıyı düşünerek hareket edin
Unutmayın ki hayatınız; yediğiniz bir be
Bir zamanlar Ayaz adlı bir köle varmış. Takdir bu ya, köle bir gün SultanMahmud’un kölesi olmuş. Sultan, köleyi taşıdığı asil karakteri sebebiyle &ccedi
"Şu Hayatta Neler Öğrendik Neler" adlı kitapcıktan:
1- Kendimi neşelendirmek istedigim zaman en iyi yolun başka birini neşelendirmeye çalışmak ol
Bir deli güzel meziyettir ki insan kolay kolay kavrayamaz önemini. Gençken daha zordur buna vasıl olmak. Ama öyle gençler vardır ki ihtiyarlardan bilgedir, o başka.
Küçük bir Karınca her sabah erkenden işine gelir ve neşe içinde çalışmaya başlardı….. Çok çalışır… Çok üretir... Ve
Yeteri kadar nedeniniz varsa, her şeyi yapabilirsiniz.
Jim Rohn
Dualarınıza dikkat edin, gerçekleşebilirler.
Emerson
Ya ümitsizsiniz. Ya da ümit siz
"Pumayı bilirsiniz. Hani vahşi kedilerin uzak atalarindan.Yaklaşık iki metre uzunluğundaki benekli yırtıcı. Birçok özelliği ile ünlüdür bu ormanların harik
Yillar önce Stanford Hastanesi'nde gönüllü olarak çalistigim zaman, çok ciddi ve az rastlanan bir hastaliga yakalanmis Liza adinda bir kiz tanidim. I
Ingiltere Kralicesine dev bir inci hediye edilmis. Kralice taca takilmayacak
kadar buyuk bu incinin delinerek, tahtin arkasina asilmasini istemis. Ancak
Ingiltere'de ki butun kuyu
Adam, telaşlı, öfkeli bir halde hanımına bağırıp, çağırıyordu. Babalarının sesini duyan iki çocuk ise yataklarından kalkıp salona gelmişti. Babalarının &oum
Amerikan üniversitelerinin bir adeti var. Her yıl, her üniversite kendi alanında çok sivrilmiş bir önemli ismi mezuniyet konuşması yapma üzere davet ediyor. Aşağı
Hazreti Ömer Radiyllahü Anh'ın hilafeti döneminde, Hz. Ömer Ashabı Kiram ile beraber bir mecliste oturuyorlarken, karşıdan üç kişinin gelmekte olduğunu g&o
HOWARD, okuldan arta kalan zamanında kapı kapı dolaşarak birşeyler satan fakir bir çocuktu.
Bir gün, kapı kapı dolaşmasına rağmen, birşey satmayı başaramamış; b
BELDELERDEN BİRİNDE, her beldede bir örneğine rastlanan zengin ama cimri bir adam vardı. Herkesin kendisini cimri diye bilmesinden rahatsız olan adam, bir gün o beldenin bilge kişis
Günlerden bir gün, köylerden birinde, adamın birinin eşeği, kuyunun birine düşmüş. Niye düşer, nasıl düşer sormayın.
Eşek bu! Düşm&uum
Vaktiyle Kalenderiye yoluna mensup bir derviş, nefsle mücahede makamının sonuna gelir. Meşrebin usulünce bundan sonraki makam Kalenderilik makamıdır. Yani her türlü sü
Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat, Japon sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır.
Talebi karşılayamayan balıkçılar, Ja
Bir kasabada çok güzel bir kız yaşarmış.
Her yerden isteyenleri gelirmiş ama kız hiç kimseyi beğenmezmiş ve kimsenin teklifini kabul etmezmiş.
Kızla aynı
Profesör elinde bir Fare ve kutu ile salona girdi. Öğrencilerin şaşkın bakışları arasında fareyi kutunun içine koydu ve kutuyu kapattı. Salona dönerek: “Bu kutu
Trende yanyana oturduğumuz adam, karşımızdaki delikanlıya nutuk çekiyor ve:
- Sigara efkâr dağıtır, diyordu. Yak bi tane.
Çocuk adamın
Bir gün padişah iki tane köle satın aldı. Kölelerden biri çok temiz yüzlü inci dişli biriydi, nefesi gül gibi kokuyordu. Diğeri oldukça çirki
Bir aslan bakıcısı, yavruyken alıp büyüttüğü aslanı çok sevmekte ve ona kendi çocuğu gibi bakmaktadır. Bir gün aslana et verirken aslan koluna bir pen
1. ÇOCUKLARI KENDİNİZE KARŞI KİNLİ YAPMANIN YOLLARI
¨ Ona karşı daima aksi ve asık suratlı olun.
¨ Niyeti
Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki bir çocuk onu izlemekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor ayakkabılara rağbet fazlaydı. Ger&ccedi